CEM CUMA OCAKLI HAK KA YÜRÜDÜ

İşte bugün bu değerli öğretmenimizi Cem Cuma Ocaklı’yı bölgemizde bulunduğu süre içinde yaşam kesitlerini paylaşmak istedim. 1971 yılında Atatürk Eğitim Enstitüsü'nden mezun olduktan sonra Silifke Lisesine tayin oldu. Bizler orada öğrencisi oluverdik. 4-5 yıllık kaldığı süreç içinde burada kalıcı yapıtlar bıraktı. İlk Gravür sergisini Mersin Şehir Galerisi'nde açtı. Silifke Atatürk Anıtı çevresine Kurtuluş Savaşı'nı simgeleyen kabartmayı öğrencileri ile birlikte yaptı. Veli Dölek, Ahmet Uçar ve diğerleri. Sonra Taşucu’na Deniz Kızı heykelini yaptı. Silifke Kız Meslek Lisesi'nde resim öğretmeni Nurçin Öğretmenimizle evlendiler. Bir de çocukları oldu adını Nüans koyduk.

Silifke'de Uluslararası Folklor Festivali başlayınca festivalin amblemini resim atölyesinde öğrencileri birlikte hazırladı. Resim, heykel ve el sanatları sergisini birlikte açtık. Lisede müzik bölümünde okumama rağmen resim ve fotoğrafçılık kolunda başkanlık yapmaktan onur duydum. Çünkü Cem Cuma Ocaklı ile çalışmak büyük gurur veriyordu. Her gün bir şeyler öğrenmek, kazanımda bulunmak.

Sonra İstanbul’ a tayin oldu. Orada Marmara Üniversitesi'nde kendi aradığını buldu. 12 Eylül öncesi anarşisinin kurbanı oldu. Hastanede kendisini ziyarete gittiğimizde yoğun bakımda idi. Sonra değnekleri ile yaşama sarıldı. Onun Ankara’daki sergilerinin büyük bir bölümünü izledim. O sergi defterinde duygularımızı paylaştık. Bir baktık, bizlere İzmir'den baktı... 9 Eylül Üniversitesi Bölüm Başkanı oldu. Telefonla görüşme olanağımız oldu. Bir gün inşallah yüz yüze görüşme olanağı buluruz.

Takip ettiğimiz kadar 50 yakın kişisel sergi açtı. 34 yarışma ve grup sergisi ve 9 yakın ödül. İşte bizim aradığımız öğretmen. Bizlere ışık tutan bir sanatçı . Onun öğrencisi olmak, ondan Sanat yolunu öğrenmek. Sanat aşkını tatmayı , sezmeyi ve onun çizdiği yoldan güzellikleri yakalamayı denemek. İşte güzellikler dolusu yaşam.

“ Çok yönlü Celal, uğraşı adamı , eylemci Celal. Ümitler vad eden, kendini sevdiren bir yapıya sahipsin. Başarılı olacağın kanaatindeyim. Başarılı ol. Seni ilerde en etkin hareketlerde görme dileğiyle. “ Cem Cuma Ocaklı – Silifke 1974

Yaşamım boyunca bu sözler bana ışık tuttu. İçimizdeki sanat aşkını ateşledi. Yaşamaya sıkı tutunmayı öğretti. Yazma dürtüsüne yön verdi. Başta Silifke olmak üzere tüm ülkemizde, sanat dünyasında yerini aldı. Almaya devam ediyor. Uzun soluklu yaşamında , çizmeye, yontmaya devam etsin diyoruz. Onu Akdeniz'den takip ediyoruz. O hep buralarda . Taşucu’nda, Silifke de. Şimdi İzmir'de. Güzellikleri yakalamaya devam ediyor. Yolun açık olsun öğretmenimiz.

Birkaç yıl önce İzmir e gitmiştim. Okul arkadaşımız Mahmut SARIÇALIK ile birlikte , Urla daki evinde onu ziyaret ettik. Yeni ameliyat olmuştu. 10-15 dakikalığına uğramaya gitmiştik. Söyleşimiz 3-4 saat sürdü. Biz görmeyeli bir de oğlu olmuş, Nüans kızımıza bir de kardeş gelmiş. Nurçin Öğretmenimiz ile çok mutlu bir yaşamları devam ediyor.  Onunla en kısa zamanda Silifke de buluşmak üzere ayrıldık.

Bu yıl Silifke Lisesi mezunları gününde(1973-1974 mezunları) onu davet ettik. Çok mutlu oldu. Ama sağlık nedenleri ile aramızda olamayacağını bildirdi.

2 ekim gecesi sosyal medyada onun hesabından çocuklarının bildirimi ile  Hak ‘ka yürüdüğünü öğrendim. Hemen dostlarımız ile paylaştık. Silifke lisesinde birlikte olduğumuz dönem bir şerit gibi gözümün önünden geçti.

Silifke Atatürk anıtı önünde yaptığı Rölyefler, Taşucu Deniz Kızı heykeli ( yaptığı dönemde deniz içinde idi) Silifke Müzik ve Folklor Festivali Amblemi , ama her şeyden öteye ışık saçan öğrencileri Veli Dölek, Ali Öz, Ahmet Uçar ve niceleri.

Onun öğrencileri öksüz kaldı. O artık Hak ka yürüdü .gravürleri, yontuları , tabloları aramızda yaşamaya devam edecek.  Onu hep anmaya devam edeceğiz. Ruhun şad olsun. Aydınlık içinde ol öğretmenim .