Bitkileri Çiçeğe Dönüştürüp İhracat Yapıyor

HABER ATİKE CEYLAN KAÇAR

 “Mersin Silifke ilçesinde plastik çiçeğe alternatif olarak çeşitli otlardan kuru çiçek üretimi yapan üretici Hüseyin Yılmaz, Çin, Amerika ve Hindistan’a kuru çiçek ihraç ediyor.

Doların yükselmesiyle birlikte ithal edilen plastik çiçeklerin fiyatlarının yükseldiğini bu nedenle alternatif olarak böyle bir girişimde bulunduğunun altını çizen üretici Yılmaz, “ilk önce Amerika, Çin, Hindistan üç bölgeye göre ortaklığına yüzde 45 hisseyle ortak oldum. İlk ürünümüzü o şekilde gönderdik. Ürünlerimiz Avrupa tarafından biliniyor, alternatif ürün oldu” dedi.

 Baba mesleğinin yaş çiçek üzerine olduğunu fakat son yıllarda, kuru çiçeklerin rağbet gördüğü gerçeğini kazanca çevirdiğinin altını çizen Yılmaz, “Çiçekçilik bizim baba mesleğimiz, tabi ki son yıllarda yapay çiçekçilik rağbet görmez ve insanlara pahalı gelir oldu doların artmasıyla bilirlikte. Buda beni doğaya yönetti. Bu anlamda Toros dağları oldukça zengin ve bitki örtüsü de bitkilerin yetiştirilmesi için oldukça uygun. Seralarda ikinci ürün olarak ta dikimini yapabiliyoruz. Mesela Silifke’de Palaris ve Keten otunu işlenmekteyiz. Tarlamızda üretimden sonra aşamalı olarak ilaçla şoklandıktan beyaz hale geliyor ve sonra modaya uygun renklerle birlikte İstanbul , Ankara gibi büyük şehirlere iç piyasaya , Çin , Amerika , Hindistan olmak üzere ise dış piyasaya gönderiyoruz.” Dedi.

En büyük pazarının Çin olduğunu belirten üretici Yılmaz, “Özellikle palaris ve keten ürünler Çin’de ciddi rağbet görüyor. Ürünümüzü tarlada kurutup saf beyaz halinde depolarda tutuyoruz. Modanın renklerine göre veya müşterilerimiz hangi renk isterlerse ona göre boyama yapmaktayız. Geçen yıl yaklaşık 20 bin doların üzerinde bir ihracat yaptım. Bu yıl ki öngörüm suan için zaten siparişimiz yaklaşık 15 bin dolar civarında, tabi bu sayı sezon başlangıcında olduğu için çok düşük. Sezonumuz Eylül ayından itibaren ciddi bir siparişimizin olacağını temenni ediyorum. Geçen yıl olan taleple oranla bu yıl olan talep yüzde on artış gösterdi. Örneğin geçen yıl bu dönemde Çin’e gönderdiğimiz sayıyla aldığımız sipariş sayısında yaklaşık yüzde on artış var. Biz sezon başlangıcının artısında eylül döneminde tekrar yoğun bir taleple karşılaşmıştık” dedi.

Türkiye’de Mersin , İzmir , Antalya’ da üretim yaptığını ve bünyes

inde 30 ailenin bu işten ekmek yediğini belirten Üretici Yılmaz, Toroslar bölgesinde dağda gezerken bir bitki gördüğünü ve sadece o bitkiyi işleyerek 20 bin dolarlık kazanç elde ettiğini anlatırken, üreticiler için alternatif olmasından ve seralarda bahçelerde ikinci ürün olarak dikimini gerçekleştire bilineceklerinin, maliyeti düşük olmasının bir şans olduğunu ve üreticinin bu ürünü değerlendirmesi gerektiğini söyledi.

Üretici Yılmaz, “Gerek Silifke bölgemiz gerekse üreticilerimiz açısından oldukça alternatif bir ürün maliyetleri aslında çok düşük, sadece burada dikkat edilmesi gereken konu ürünün temiz işlenmesi ve temiz sunulabilmesidir. Bölgelerimizde gerek kendi ürettiğimiz gerek tedarikçilerimizle yaklaşık 30 aileyle biz bu işi göğüslemekteyiz.

Mersin bölgesi her şekilde verimli bir bölge, Palaris cinsi bitki üç ayda kesime geldi , keten ise yaklaşık dört ayda. Silifke bölgemiz ormanı olarak ta zengin. Havasının alternatifi sayesinde burada turfanda ürün yetiştirme şansına sahip oluyorum. Örneğin Hollanda, İtalya gibi bölgelerde bunlar yapılamazken ben bu yıl ülkemde deneme yaparaktan bunu rahatlıkla gözlemledim. Bu tabi benim gelecek yıllarda yapacağım yatırımlarda yine Silifke bölgesi ağırlıklı olacak. Bu yıl sadece deneme çalışmaydı. Bunları gelecek yıllarda hiçbir yerde yokken üretmeyi hedefliyoruz. Alternatif üründü, maliyetimiz sadece temiz ve titiz bir çalışmadır” dedi.

Ürünün pazara ulaşmasındaki tek dezavantajının taşımacılık olduğunun altını çizen Üretici Yılmaz, “Örneğin İstanbul ve Ankara’ya rahatlıkla ürün gönderemiyoruz. Ambar bulamıyoruz. Ürünlerimin hepsini Adana’dan bir haftada getirtip götürtmek zorunda kalıyorum” diye konuştu.