Kudüs’ün İşgaline Hayır

Kudüs düşerse Mekke Medine Düşer, Mekke Medine düşerse İstanbul düşer

Mersin’in Silifke ilçesinde Eğitim Bir-Sen Silifke İlçe Başkanlığı tarafından “Kudüs’ün İşgaline Hayır” konulu bir konferans düzenlendi.

HABER: ATİKE CEYLAN

Silifke Halk Eğitim Merkezi Toplantı salonunda düzenlenen toplantıya Silifke Kaymakamı Şevket Cinbir, Eğitim Bir-Sen Mersin İl Başkanı Abdullah Çelik, Eğitim Bir- Sen Silifke ilçe yönetim kurulu üyeleri ve üyeleri ve Silifke’deki diğer sivil toplum örgütü temsilcileri ile siyasi parti temsilcilere katıldı.

KUDÜS DÜŞERSE MEKKE MEDİNE DÜŞER,

MEKKE MEDİNE DÜŞERSE İSTANBUL DÜŞER

Eğitim Bir-Sen Silifke ilçe Başkanı adem Koştur yaptığı konuşmasında, “Bugün Eğitim bir sen olarak son günlerin tek gündemi olan Kudüs’le ilgi Büyük şeytan ABD’nin almış olduğu bu kışkırtıcı karara karşı durduğumuz yeri haykırmak kamuoyu oluşturmak zihinlerimizi ve duygularımızı zinde tutmak adına arkadaşlarımızla beraber bir program düzenledik. Burada olan kardeşlerimize bizim öğreti maiyetinde söyleyecek bir sözümüz olamaz. Burada olmak meselenin farkında olmak demektir, yaradılış  gayemizle ilgili olsun  gerek ülkemizde gerekse gönül  coğrafyamızda  vicdanımızı yaralayan olaylarla ilgili beraberce dertlendiğimiz siz kardeşlerimden Allah razı olsun. Değerli kardeşlerim  Hepimizin harcı hamuru aynı, milletçe bir rahmetin ve merhametin kuşatılmışlığı içerisindeyiz. zalime haksıza insafsıza isyan eden kadere alınyazısına şehadete boyun eğen bir milletiz. Nerede Bedeni paramparça edilen atların ayakları altında çiğnenen taşla kolu kanadı kırılan elleri kolları gözleri bağlı bir bilinmeze doğru karga tulumba götürülen  gözleri önünde ana babası evladı öldürülen din kardeşlerimizi gördükçe yüreklerimizin nasıl bir yangın yerine döndüğünü bir Allah bilir birde biz biliriz.

Evladı için feryad eden bir anaya yumruk atıp ardından kurşun sıkan zalimler elimize geçse  ona neler yapacağımızı bir Allah bilir bir de biz biliriz.  Ailesi evi hayatı hayalleri gençliği ellerinden alınan din kardeşlerimizin acısını yüreklerimizde hissediyoruz tüm bu yaşananlar karşısında dua edip lanet edip protesto etmenin ötesinde somut bir şey yapamamanın verdiği o çaresizliğin ızdırabını anlatma şansımız yok.

   Değerli kardeşlerim sokaktan herhangi bir insanı çevirip ona bize acıyı ve açlığı, kanı ve gözyaşını,zulmü ve zalimi,öksüz ve yetim bırakılmış çocukları öz yurdunda garip öz vatanında parya ya çevrilmiş insanları anlat deseniz size diyecektir ki acının ve açlığın en azgın halini görmek istiyorsan, Suriye ye git arakana git,  kanın ve gözyaşının en azgın halini görmek istiyorsan Afganistan’a git, zulmün ve zalimin en azgınını görmek istiyorsan Mısır’a git doğu Türkistan’a git, öksüz ve yetim bırakılmış çocuklar görmek istiyorsan Bağdat’a git  Karabağ’a git Bosna’ya git. Tüm bu acıları bir arada görmek istersen Filistin’e git. Diyecektir. Evet..  İslam coğrafyasındaki yaşanan tüm kötü şeylerin adeta bir harmanı haline gelmiş Filistin. Yüreğinde Filistin’e karşı mescidi aksa ya karşı bir burukluk taşımayan Müslüman olabilir mi arkadaşlar. İslama hizmet ediyorum diye bu milletin kanını emen sonrada milli iradeye kasteden bu yarasaların yıllardır kalkıp İsrail aleyhine yada Filistinli kardeşlerimiz lehine bir laf ettiğini duydunuz mu?  işte size bir şuur, bir samimiyet ölçeği Filistin konusunda sessiz kalanlar taraf olamayanlar sesleri kısık çıkanlar hem şuursuz hem de samimiyetsizdirler. Arap ülkelerini yönetenler Amerika’ya şirin görünmek o koltuklarda daha uzun süre oturmak için ellerinden geleni yapsa da  içerisinden seyit kutuplar, hasan el Bennalar,  Mevdudiler,  Ömer muhtarlar, Muhammet ikballer çıkaran bu coğrafyanın samimi Müslümanları Filistin’i mescid-i Aksayı yalnız bırakmayacaktır.

Devlet kendi ilişkisini nasıl tarif eder ise etsin bizler için yeryüzünün en büyük şeytanı Amerika’dır onların uşakları da küçük şeytanlardır. İsrail ise teröristtir, canidir, katildir Müslümanların yurdundan defolup gidinceye kadarda böyle bilinecektir. Arkadaşlar söylenecek çok şey var bir tespiti sizlerle paylaşmadan geçemeyeceğim 1920’lerin 48’lerin 60’ların 80’lerin günümüzün fotoğrafına baktığımızda gönül coğrafyamızda işler hep kötüye gidiyor artık. halklarını tenzih ederek yöneticilerini kastederek söylüyorum mısır eski israil’e kafa tutan mısır değil, İsraile destek verenlere petrol ambargosu uygulayan Arabistan yok hallerini tavırlarını görüyorsunuz. Libya yok Suriye malüm Irak malüm tüm bu olumsuzlukların yanında iyi olan güzel olan tek bir şey var  O şey tüm olumsuzlukları bertaraf edecek şey artık Türkiye eski Türkiye değil bu umut sadece milletin umudu değil  ümmetin umudu olacak diye düşünüyorum.   Ben memur sen adına katılım gösteren tüm kardeşlerime tekrar teşekkür ediyor geceniz hayırlı ve mübarek olsun.” dedi.

Silifke Kaymakamı Şevket Cinbir ise konuşmasında, ‘’14 Yaşında bir çocuk Kudüs davasının önemli bir sembolüdür. Dikkatimi çeken bir diğer şey de küçücük çocukların etrafında kocaman silahlarla, sıra sıra askerler var. Kadınların karşısında, etrafında. Onların açısından bitişin, bizim açımızdan başlangıcın fotoğrafı bu fotoğraflar.  12 Aralık’ta adamın biri çıktı dedi ki, Kudüs İsrail’in başkentidir. Sayın Cumhurbaşkanımız 12 Aralık’ta İslam İşbirliği Konferansı İstanbul’da toplandı ve İslam ülkeleri tavrını ortaya koydu. Ondan sonra yine Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin Cumhurbaşkanı sözcülüğünde Birleşmiş Milletler de Trump yönetiminin bu kararına karşı bir oylama yapıldı. Aslında en uzun gece olan, bu uzun gecenin bir sabahı olduğunun işaretiydi. Bu bir dönüm noktasıdır. Bu dünya insanlığının adalete ve insanlığa uzattığı bir eldir. İslam’ın insanlığın son kalesi değil, tek kalesidir. Türkiye ve Türk Milletinin yaşadığı coğrafya. Artık bu coğrafyayı zenginleştirmeliyiz. Bu coğrafya daha zengin olmalı. Bu coğrafyadaki insanlar kendini daha güçlü hissetmeli. Dünyanın her yerinde aksırıncaya ve tıksırıncaya kadar yiyebilenler vardır. Dünyanın her  bir tarafında bir pirinç tanesine ihtiyacı olan varsa bu bizim için insanlık meselesi kabul etmeliyiz. Mazlumlara gönlümüzü açmalıyız, elimizi uzatmalıyız. Elimizi uzattığımızda onlara verebileceklerimiz olmalı. Gönlümüz alabildiğine zengin olmalı, herkesi kucaklayabilmeliyiz. Bunun için çalışıyoruz.  Gün komplekslerimizden kurtulma günüdür.  Komplekslerimizden kurtulduğumuzda kendi değerlerinden beslenen, dünya insanlığına umut olmuş bir insan olacağız ve Kudüs’ü de İslamla kucaklaştıracağız. Bunun için ele el, gönül gönüle iş birliği yapmasına ihtiyacımız var.  Gelin dostlar bir olalım, beraber olalım. Dengesi kaçmış dünyayı yörüngesine oturtmak için bu birliğimizi, beraberliğimizi güçlendirelim. Dünyaya sevgiyi, huzuru, barışı yeniden taşıyalım” dedi.

Ardından Eğitim Bir- Sen Mersin il Başkanı bir konuşma yaparak, katılan herkese teşekkür etti. ‘Böylesine güzel bir etkinlikte biraya gelmek beni çok duygulandırdı” dedi.

Programda Silifke İlçe Milli Eğitim Müdürü Şerafettin Çiftçi kuran-ı Kerim okudu. Ardından slayt gösterileri yayınlandı.